Idealist
New member
E-Duruşma Sisteminin Yazılımı Güncellenir mi? Bilimsel Açıdan Bir Değerlendirme
Merhaba forumdaşlar,
Yapay zekâ, dijitalleşme ve e-devlet sistemlerine ilgi duyan biri olarak uzun zamandır aklımda olan bir konuyu sizinle paylaşmak istiyorum: *E-duruşma sisteminin yazılımı güncellenir mi?* sorusu, ilk bakışta teknik bir mesele gibi görünse de, aslında oldukça katmanlı bir yapıya sahip. Hem teknoloji hem hukuk dünyasını, hem kullanıcı deneyimini hem de toplumsal dönüşümleri ilgilendiren çok boyutlu bir konu bu. Gelin birlikte, veriler ve bilimsel gözlemler ışığında e-duruşma yazılımlarının geleceğini değerlendirelim.
E-Duruşma Sistemi Nedir ve Neden Önemlidir?
E-duruşma sistemi, Türkiye’de 2020 yılında pandemi koşullarının zorlamasıyla hız kazanan bir uygulama olarak hayatımıza girdi. Avukatların ve zaman zaman davalı ya da davacının, mahkeme salonunda fiziksel olarak bulunmadan duruşmaya katılmasını sağlayan bu sistem, hem zaman hem de kaynak yönetimi açısından çığır açtı.
Adalet Bakanlığı verilerine göre 2022 yılında 300 binden fazla duruşma çevrim içi gerçekleşti. Bu sadece bir teknoloji başarısı değil, aynı zamanda hukukun dijital dönüşümünün de bir göstergesi.
Yazılım Güncellenir mi? Bilimsel Cevap: Evet, Zorunlu!
Bilimsel yaklaşımla soralım: Bir yazılımın güncellenmesi neye bağlıdır? Cevap basit:
1. **Kullanıcı deneyimi ve geri bildirim**,
2. **Teknolojik gelişmeler**,
3. **Siber güvenlik riskleri**,
4. **Yasal ve yapısal değişiklikler**.
Bu dört madde, e-duruşma sisteminin yazılım altyapısının sürekli güncellenmesini zorunlu kılıyor. Örneğin kullanıcı geri bildirimleri, sistemin hızını, bağlantı kalitesini, belge yükleme arayüzünü doğrudan etkiliyor. Kullanıcı şikâyetlerinin %41’i bağlantı kesintileri ve görüntü donmaları üzerine yoğunlaşıyor (Kaynak: TÜBİTAK BİLGEM 2023 Raporu).
Ayrıca yazılım mimarileri zamanla eskir. E-duruşma sistemi Java tabanlı bir mimariyle çalışıyor; ancak bu yapı, yoğun veri trafiği ve artan kullanıcı sayısıyla birlikte zaman içinde performans problemleri çıkarabiliyor.
Erkeklerin Analitik Bakışı: Performans ve Verimlilik
Forumun erkek üyeleri bu tarz konulara genellikle sistemsel ve verimlilik açısından yaklaşıyor. Birçok mühendis ve hukukçu tanıdığım şu soruları yöneltiyor:
* Sistem saniyede kaç bağlantı kaldırabiliyor?
* Video sıkıştırma algoritması güncel mi?
* İşlem yükü arttığında sunucu dağılımı nasıl çalışıyor?
Haklılar da… 2024 yılında e-duruşma sisteminde saniyede ortalama 17 yeni bağlantı gerçekleşiyor ve bu sayı, 2026’ya kadar iki katına çıkması bekleniyor. Bu da demek oluyor ki, eğer yazılım altyapısı microservices mimarisine evrilmezse sistem tıkanabilir. Yani bilimsel verilere göre bu sistem güncellenmek zorunda.
Kadınların Sosyal Etkiler Üzerinden Yaklaşımı: Empati ve Erişilebilirlik
Kadın katılımcıların ve hukukçuların çoğu ise e-duruşma sisteminin **erişilebilirlik**, **insan odaklı tasarım** ve **toplumsal etki** boyutlarına dikkat çekiyor. Özellikle şu sorular öne çıkıyor:
* Yaşlı avukatlar ve vatandaşlar bu sistemi kolayca kullanabiliyor mu?
* Duruşma sırasında duygusal bağ kurmak mümkün mü?
* Kadınlar için özel güvenlik protokolleri var mı?
Bu sorular, sistemin sadece teknik değil, aynı zamanda insani bir tasarım taşıması gerektiğini gösteriyor. Örneğin, TÜBA’nın 2023 Sosyal Etki Analizi’ne göre kadın avukatların %37’si duruşma sırasında karşı tarafla yeterince “insanî iletişim” kuramadığını belirtiyor. Bu da sistem arayüzlerinin güncellenmesi gerektiğini ortaya koyuyor: daha canlı video altyapısı, ses kalitesinde iyileştirme, yüz tanıma gibi seçenekler gündeme geliyor.
Yazılım Güncelleme Dinamikleri: Kim, Ne Zaman, Nasıl?
Şimdi daha teknik konuşalım. Bir e-duruşma yazılımının güncellenmesi, aşağıdaki faktörlere göre şekillenir:
1. Geliştirici ekiplerin teknik yeterliliği Adalet Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden çalışan bu yazılım, çoğunlukla TÜBİTAK ve HAVELSAN gibi kurumların destekleriyle yürütülüyor.
2. Politik irade ve bütçe Yazılımın açık kaynak mı kapalı kaynak mı olacağı, ne kadar yatırım yapılacağı, performans testlerinin ne sıklıkla yapılacağı gibi konular siyasi kararlara bağlı.
3. Kamu baskısı ve medya ilgisi Sistem çökerse ya da bir “sanal adalet skandalı” yaşanırsa, güncelleme zorunluluğu da o oranda hızlanıyor.
Güncellemenin Ötesi: Adaptif Sistemler ve Gelecek Öngörüleri
Yazılım güncellenir, evet. Ama güncellemenin de ötesinde, “adaptif yazılım” kavramı gündeme gelmeli. Nedir bu? Sistem, kullanıcının davranışına göre kendini otomatik optimize eden yazılımlardır.
Eğer sistem, avukatın ekran okuma alışkanlıklarını tanıyorsa ya da bir vatandaşın düşük internet hızına göre otomatik çözünürlük ayarlıyorsa, işte o zaman gerçek dijital adaletten söz edebiliriz.
Yapay zekâ ile entegre edilmiş e-duruşma yazılımları, duruşma kayıtlarını analiz ederek önerilerde bulunabilir; sesli erişim özelliği sayesinde görme engelli kullanıcılar için kullanılabilir hâle gelebilir. Bu, yalnızca yazılım güncellemesi değil, adalet sisteminin toplumsal kapsayıcılık yönünde evrimidir.
Sonuç: Evet, Güncellenir… Ama Sadece Kod Değil, Zihniyet de
Sonuç olarak, e-duruşma sisteminin yazılımı elbette güncellenir. Güncellenmek zorundadır. Ama burada mesele sadece yazılım versiyonu değil, aynı zamanda **kullanıcı odaklılık, sosyal adalet, güvenlik ve verimlilik dengesidir**. Erkeklerin sistemsel ve veri temelli talepleriyle kadınların empatik ve erişilebilirlik temelli yaklaşımları birleştiğinde, ortaya herkes için daha adil bir dijital hukuk zemini çıkacaktır.
Siz bu sistemi kullandınız mı? Hangi yönlerini geliştirilmesi gereken alanlar olarak görüyorsunuz? Özellikle teknik ya da duygusal deneyimlerinizi paylaşmanız, bu forumda çok değerli olabilir.
Ne dersiniz, e-duruşmanın bir sonraki sürümünde bizim sesimiz de duyulur mu?
Merhaba forumdaşlar,
Yapay zekâ, dijitalleşme ve e-devlet sistemlerine ilgi duyan biri olarak uzun zamandır aklımda olan bir konuyu sizinle paylaşmak istiyorum: *E-duruşma sisteminin yazılımı güncellenir mi?* sorusu, ilk bakışta teknik bir mesele gibi görünse de, aslında oldukça katmanlı bir yapıya sahip. Hem teknoloji hem hukuk dünyasını, hem kullanıcı deneyimini hem de toplumsal dönüşümleri ilgilendiren çok boyutlu bir konu bu. Gelin birlikte, veriler ve bilimsel gözlemler ışığında e-duruşma yazılımlarının geleceğini değerlendirelim.
E-Duruşma Sistemi Nedir ve Neden Önemlidir?
E-duruşma sistemi, Türkiye’de 2020 yılında pandemi koşullarının zorlamasıyla hız kazanan bir uygulama olarak hayatımıza girdi. Avukatların ve zaman zaman davalı ya da davacının, mahkeme salonunda fiziksel olarak bulunmadan duruşmaya katılmasını sağlayan bu sistem, hem zaman hem de kaynak yönetimi açısından çığır açtı.
Adalet Bakanlığı verilerine göre 2022 yılında 300 binden fazla duruşma çevrim içi gerçekleşti. Bu sadece bir teknoloji başarısı değil, aynı zamanda hukukun dijital dönüşümünün de bir göstergesi.
Yazılım Güncellenir mi? Bilimsel Cevap: Evet, Zorunlu!
Bilimsel yaklaşımla soralım: Bir yazılımın güncellenmesi neye bağlıdır? Cevap basit:
1. **Kullanıcı deneyimi ve geri bildirim**,
2. **Teknolojik gelişmeler**,
3. **Siber güvenlik riskleri**,
4. **Yasal ve yapısal değişiklikler**.
Bu dört madde, e-duruşma sisteminin yazılım altyapısının sürekli güncellenmesini zorunlu kılıyor. Örneğin kullanıcı geri bildirimleri, sistemin hızını, bağlantı kalitesini, belge yükleme arayüzünü doğrudan etkiliyor. Kullanıcı şikâyetlerinin %41’i bağlantı kesintileri ve görüntü donmaları üzerine yoğunlaşıyor (Kaynak: TÜBİTAK BİLGEM 2023 Raporu).
Ayrıca yazılım mimarileri zamanla eskir. E-duruşma sistemi Java tabanlı bir mimariyle çalışıyor; ancak bu yapı, yoğun veri trafiği ve artan kullanıcı sayısıyla birlikte zaman içinde performans problemleri çıkarabiliyor.
Erkeklerin Analitik Bakışı: Performans ve Verimlilik
Forumun erkek üyeleri bu tarz konulara genellikle sistemsel ve verimlilik açısından yaklaşıyor. Birçok mühendis ve hukukçu tanıdığım şu soruları yöneltiyor:
* Sistem saniyede kaç bağlantı kaldırabiliyor?
* Video sıkıştırma algoritması güncel mi?
* İşlem yükü arttığında sunucu dağılımı nasıl çalışıyor?
Haklılar da… 2024 yılında e-duruşma sisteminde saniyede ortalama 17 yeni bağlantı gerçekleşiyor ve bu sayı, 2026’ya kadar iki katına çıkması bekleniyor. Bu da demek oluyor ki, eğer yazılım altyapısı microservices mimarisine evrilmezse sistem tıkanabilir. Yani bilimsel verilere göre bu sistem güncellenmek zorunda.
Kadınların Sosyal Etkiler Üzerinden Yaklaşımı: Empati ve Erişilebilirlik
Kadın katılımcıların ve hukukçuların çoğu ise e-duruşma sisteminin **erişilebilirlik**, **insan odaklı tasarım** ve **toplumsal etki** boyutlarına dikkat çekiyor. Özellikle şu sorular öne çıkıyor:
* Yaşlı avukatlar ve vatandaşlar bu sistemi kolayca kullanabiliyor mu?
* Duruşma sırasında duygusal bağ kurmak mümkün mü?
* Kadınlar için özel güvenlik protokolleri var mı?
Bu sorular, sistemin sadece teknik değil, aynı zamanda insani bir tasarım taşıması gerektiğini gösteriyor. Örneğin, TÜBA’nın 2023 Sosyal Etki Analizi’ne göre kadın avukatların %37’si duruşma sırasında karşı tarafla yeterince “insanî iletişim” kuramadığını belirtiyor. Bu da sistem arayüzlerinin güncellenmesi gerektiğini ortaya koyuyor: daha canlı video altyapısı, ses kalitesinde iyileştirme, yüz tanıma gibi seçenekler gündeme geliyor.
Yazılım Güncelleme Dinamikleri: Kim, Ne Zaman, Nasıl?
Şimdi daha teknik konuşalım. Bir e-duruşma yazılımının güncellenmesi, aşağıdaki faktörlere göre şekillenir:
1. Geliştirici ekiplerin teknik yeterliliği Adalet Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden çalışan bu yazılım, çoğunlukla TÜBİTAK ve HAVELSAN gibi kurumların destekleriyle yürütülüyor.
2. Politik irade ve bütçe Yazılımın açık kaynak mı kapalı kaynak mı olacağı, ne kadar yatırım yapılacağı, performans testlerinin ne sıklıkla yapılacağı gibi konular siyasi kararlara bağlı.
3. Kamu baskısı ve medya ilgisi Sistem çökerse ya da bir “sanal adalet skandalı” yaşanırsa, güncelleme zorunluluğu da o oranda hızlanıyor.
Güncellemenin Ötesi: Adaptif Sistemler ve Gelecek Öngörüleri
Yazılım güncellenir, evet. Ama güncellemenin de ötesinde, “adaptif yazılım” kavramı gündeme gelmeli. Nedir bu? Sistem, kullanıcının davranışına göre kendini otomatik optimize eden yazılımlardır.
Eğer sistem, avukatın ekran okuma alışkanlıklarını tanıyorsa ya da bir vatandaşın düşük internet hızına göre otomatik çözünürlük ayarlıyorsa, işte o zaman gerçek dijital adaletten söz edebiliriz.
Yapay zekâ ile entegre edilmiş e-duruşma yazılımları, duruşma kayıtlarını analiz ederek önerilerde bulunabilir; sesli erişim özelliği sayesinde görme engelli kullanıcılar için kullanılabilir hâle gelebilir. Bu, yalnızca yazılım güncellemesi değil, adalet sisteminin toplumsal kapsayıcılık yönünde evrimidir.
Sonuç: Evet, Güncellenir… Ama Sadece Kod Değil, Zihniyet de
Sonuç olarak, e-duruşma sisteminin yazılımı elbette güncellenir. Güncellenmek zorundadır. Ama burada mesele sadece yazılım versiyonu değil, aynı zamanda **kullanıcı odaklılık, sosyal adalet, güvenlik ve verimlilik dengesidir**. Erkeklerin sistemsel ve veri temelli talepleriyle kadınların empatik ve erişilebilirlik temelli yaklaşımları birleştiğinde, ortaya herkes için daha adil bir dijital hukuk zemini çıkacaktır.
Siz bu sistemi kullandınız mı? Hangi yönlerini geliştirilmesi gereken alanlar olarak görüyorsunuz? Özellikle teknik ya da duygusal deneyimlerinizi paylaşmanız, bu forumda çok değerli olabilir.
Ne dersiniz, e-duruşmanın bir sonraki sürümünde bizim sesimiz de duyulur mu?
